Ulusal Kanal internet sitesinde Masum Gök imzalı 16 Ağustos 2016 tarihli haberde hem şirketimiz hemde eski yönetim kurulu başkanımız Adnan Tanrıverdi hakkında gerçeklerle taban tabana zıt pek çok konuya yer verilerek bir algı yönetimi oluşturulmaya çalışıldığı görülmektedir.
SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık Şirketi'nin hiçbir eğitim kampı olmamış hatta ve hatta her hangi bir konuda eğitim verme fırsatı da yakalayamamıştır.
Aydınlık'ın bu konuda yaptığı tüm asılsız haberler 2012 yılında yargıya taşınmış ve yalan haberlerinden dolayı mahkum edilmiştir. Mahkeme kararları internet sitemizde yayınlanmıştır (http://www.sadat.com.tr/tr/haberler/haberler/337-mahkeme-kararlari.html ).
Bu gibi haberlerin yayın maksadını anlamakta güçlük çekmekteyiz. Buna benzer haberlerin gerçek dışı olduğu yargı kararı ile sabit olduğu halde bu gerçek dışı iddialar kamuoyuna temcit pilavı gibi sunulmakta bir kısım emekli askerden hasmane ifadelerle beyan alınmaktadır. Mahkeme kararları ve internet sitemizde yayınladığımız tüm açıklama ve beyanatlarımız da göz ardı edilerek halen aleyhte algı oluşturma çalışması yürütülmektedir. Bu husustaki hukuki ve kanuni müracaat hakkımızı saklı tutmaktayız.
Genelkurmay Eski İstihbarat Başkanı emekli Korg İsmail Hakkı Pekin'e dayandırılan beyan da İstanbul Maltepe'deki Tugay Komutanlığı sırasında kışla içine dinin sokulduğu ve kendine bir gurup oluşturduğu iddia edilmektedir.
2nci Zırhlı Tugay Komutanlığı dönemi incelendiğinde tüm Tugay Birimlerinin tüm denetlemelerde ve tatbikatlarda en üst seviyede başarı gösterdiği rahatlıkla görülmektedir. Tüm görevlendirmeler liyakat esasına göre yapılmıştır. İddianın aksine ETÖ ve FETÖ yapılanmasına imkan tanımayan uygulamaları karşısında Tanrıverdi Tugay Komutanlığından Kara Kuvvetleri Sağlık Daire Başkanlığına atanmıştır. "Toplu sihir namazları" kılındığı iddiası ise bir başka yalandır. Eski bir istihbarat başkanının 1990'lardaki Batı Çalışma Grubunun hukuk dışı uygulamalarını savunurken ileri sürdüğü argümanların ispatı mümkün ve delillendirilebilir olması beklenirdi. Tanrıverdi Batı Çalışma Grubunun hukuk dışı uygulamalarına engel olduğu için kadrosuzluktan emekli edilmiştir. Eğer iddia olunduğu gibi Adnan Tanrıverdi'nin komuta faaliyetlerinde kanun dışı tek bir unsur bulanabilse idi dönemin popüler suçlaması irtica kılıfı kullanılarak TSK'dan ihraç edileceğinden kimsenin şüphesi yoktur.
Emekli Tümg. Ahmet Yavuz'un ise Tanrıverdi'yi Atatürk düşmanlığı ile suçladığı iddia olunmaktadır. Bu asılsız suçlama da diğerleri gibi SADAT A.Ş. tarafından yargıya taşınacaktır. Ahmet Yavuz'un ifadesi ile TSK'yı çamurun içine düşüren zihniyet bugün Sayın Cumhurbaşkanımızın çok isabetli bir seçimiyle Adnan Tanrıverdi'yi Başdanışmanlığa ataması neticesinde yeniden doğan bugünün güneşiyle kuruyacaktır.
Türkiye üzerinde oynan oyunun tek merkezden yürütüldüğünü bugün sokaktaki vatandaş bile ayan beyan anlamış ve 15 Temmuz'da bunu en gür şekilde ifade etmekle kalmamış haftalarca her akşam tuttuğu meydan nöbetleri ile iradesini ve talebini açıkça ortaya koymuştur. Sayın Cumhurbaşkanımızda bu irade ve talebe kulak vererek icraatlarına yön vermekte ve necip milletimizin hizmetine nezih insanları çevresine toplayarak devam etmektedir.
Bugüne kadar Türkiye üzerinde oynan oyunları tersine çeviren Sayın Erdoğan'ı direk olarak hedef alan her türlü operasyonda ortak nokta olarak "uluslararası ortamda Sayın Erdoğan'ın terörü desteklediği" algısının oluşturulmaya çalışıldığı görülmektedir. Gerek 17-25 Aralık kumpası gerek MİT tırları operasyonu vb denemelerde başarıya ulaşamayan ekiplerin bir kısmı 15 Temmuz terör eylemi sonrası gözden çıkarılarak sahayı tekrar ETÖ'ye terk etmiştir. SADAT'a ve Tanrıverdi'ye yönelik karalama çalışmaları da nihai hedefte Sayın Erdoğan'ın tasarruflarının karalanma gayretinde öte bir şey değildir. 90'larda Batı Çalışma Grubu tarafından yürütülen irtica söylemine tekrar dönülmüş olduğunu görmek ETÖ'nün tekrar sahneye çıkmak için çaresizce çırpındığını ve Tanrıverdi'nin Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanlığına atanması ile gayretlerinin boşa çıkacağı endişesinden kaynaklandığı da bir başka gerçektir.
Türkiye 15 Temmuz terör operasyonu sonrası birlik ve bütünlük içinde mahkum edilmeye çalışıldığı prangaları kırarak yepyeni bir döneme girmiştir. Operasyonları yürüten merkez Sayın Erdoğan'ı hedeflerken yerli maşalarının ise tekrar Türkiye Cumhuriyetini ele geçirmek umudu ile atak yapmaya çalıştıkları görülmektedir.
Bu vesile ile tekrar vurgularız ki gerek SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık Şirketi gerekse Adnan TANRIVERDİ hiçbir zaman hukuksuz bir çalışma içinde bulunmamıştır.
SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık Şirketi 2012 yılı başında danışmanlık, eğitim ve donatım hizmetlerini hangi kriterlere göre vereceğini ve bunların ne şekilde denetleneceği bilgilerini 46 sayfalık bir kitapçıkta toplayarak 20 Nisan 2012 tarihinde Milli Savunma Bakanlığına sunmuştur. Yurtiçinde veya yurtdışında T.C veya uluslararası yasalara aykırı bir tek bile faaliyet yürütmemiştir.
Pek çok hukuksuz uygulamaya imza atan çevrelerin herkesi ve her kesimi kendileri gibi bilmeleri acınası bir gerçektir. Yargı kararları her seferinde bu asılsız iddia sahiplerini mahkum etmektedir.
Basında temcit pilavı gibi tekrar tekrar ısıtılarak gündeme getirilen iddialarla ilgi yapmış olduğumuz açıklama ve beyanlardan bazıları şunlardır;
Tarih |
Konu |
Bağlantı |
12.07.2016 |
SADAT A.Ş. TBMM Gündeminde |
http://www.sadat.com.tr/tr/haberler/haberler/339-sadat-as-tbmm-gundeminde.html |
27.06.2016 |
Basında Çıkan Karalama Haberleri Hakkında Kamuoyuna Açıklama |
http://www.sadat.com.tr/tr/haberler/haberler/338-kamuoyu-duyurusu-27-haziran-2016.html |
|
Hakkımızda Yürütülen Karalama Kampanyaları İle İlgili Mahkeme Kararları |
http://www.sadat.com.tr/tr/haberler/haberler/337-mahkeme-kararlari.html |
02.09.2012 |
SADAT Doğru Yoldadır (Basın Açıklaması 2) |
http://www.sadat.com.tr/tr/haberler/haberler/217-sadat-dogru-yoldadir-basin-aciklamasi-2.html |
Kamuoyuna arz olunur.
Melih TANRIVERDİ
Yönetim Kurulu Başkanı